20 Kasım 2017 Pazartesi

KRAL..

Moonchild White Crow Kusursuz bir özetleme, bir savaşçıyı rüya gören bedenin üzerindeki kontrolü kadar—en az— değiştirebilir. Bu açıdan, rüya görme ve iz sürme aynı sonuca, üçüncü dikkate girişe varır. Bununla birlikte, bir savaşçının her ikisini de hem bilmesi, hem de uygulaması gerekir. Florinda kadınlar için, saydam beden içinde bunlardan birinin diğeri üzerinde başatlık kazanmasının farklı bilinç düzenlemeleri gerektirdiğini söyledi. Öte yandan erkekler her ikisini de kolaylıkla yapabilmelerine karşın, kadınların bu sanatlarda ulaşabildikleri beceri düzeyine ulamaları oldukça güçtür. Özetlemede anahtar unsur, Florinda’ya göre, nefes almaktı. Nefes almak önıın için büyülü bir şeydi; çünkü yaşam kaynağıydı. Söylediğine göre, kişi bedeninde uyarılan alanları azaltabilirse, anımsama daha kolay bir biçimde gerçek- leşebilirmiş. Sandığın kullanılma amacı da buymuş; böylelikle, nefes alıp verme yoluyla kişi- anılarının içinde giderek derinliklere ulaşabilirmiş. Kuramsal olarak iz sürücüler yaşamlarında deneyimlemiş oldukları her duyguyu anımsamak zorundalarmış ve bu süreç aldıkları ilk nefesle başlıyormuş. Bu noktada beni uyararak, anlattıklarının yalnızca bir giriş olduğunu, daha sonra, farklı bir uzamda bana iz sürmenin karışık yönlerini anlatacağını belirtti. Florinda, velinimetinin kendisine yeniden yaşanması gereken olguları birer birer yazmasını öğütlediğini söylemişti. Velinimetinin belirttiğine göre yöntem, ilk alınan nefesle birlikte başlarmış. Iz sürücüler bu sürece, çeneleri sağ omuzlarının üzerinde başlarlar ve başlarını yüz seksen derecelik bir kavis yapacak biçimde çevirirken, yavaşça nefes alırlar. Nefes alma, sol omuza varıldığında sona erer. Soluk alma edimi sona erdiğinde, baş gevşek bir konuma getirilir. Daha sonra bakışları ileriye dönük olarak nefes verirler. Daha sonra, iz sürücüler, listesinin en başında yer alan olayı ele alırlar ve bu olay içinde hissedilen duyguların tümü anımsanıncaya değin, o olayla birlikte olurlar. İz sürücüler, anımsadıkları olay her ne ise, ayırdına vardıkları duyguyu anımsadıklarında, yavaşça nefes alarak, başlarını sağ omuzlarından sol omuzlarına doğru çevirirler. Bu soluklanma edimi, enerjinin yeniden kazanılması amacını taşır. Florin- da’nın savma göre, saydam beden sürekli biçimde örümcek ağına benzeyen iplikçikler üretir ve her türlü duygu tarafından sevk edilen bu iplikçikler parıltılı kütleden dışarı yansır. Böylelikle, her etkileşim ya da duyguların devreye girdiği her durum, bir gizilgüç ile saydam bedenin içine akar. Iz sürücüler, sağdan sola doğru nefes alarak ve aynı anda bir duyguyu anımsayarak, nefes almanın büyüsüyle, geride bırakmış oldukları iplikçikleri toplarlar. Sonra soldan sağa doğru soluk verilir. Böylelikle iz sürücüler anımsanan olayda var olan diğer parıltılı bedenler tarafından bırakılan iplikçikleri dışarı fırlatırlar. Florinda’nın buraya değin anlattıkları iz sürme sanatının zorunlu önedimlerimiş ve topluluğunun tüm bireyleri bu sanatın daha zorlu uygulamalarına bir giriş olarak bu edimleri deneyimlermiş. İz sürücüler, özellikle başkalarının bıraktıkları iplikçikleri dışarı atmak üzere, dünyada bırakmış oldukları iplikçikleri yeniden ele geçirebilmek için bu önedimleri uygulamadıkça, kontrollü çılgınlıkla baş edebilmeleri olanaksızdır, zira bu yabancı iplikçikler kişinin, kendine verdiği önem konundaki sınırsız kapasitenin de temelini oluşturur. Kontrollü çılgınlık başkalarını kandırmanın, onları cezalandırmanın, veya onlar karşısında üstünlük elde etmenin bir yolu olmadığına göre, onu uygulayabilmek için kişinin kendi kendine gülebilmesi gerekir. Florinda, ayrıntılı bir özetleme ediminin sağladığı sonuçlardan birinin de, kişinin insanlarla ilişkilerin özünde yer alan kendi kendine
hayranlığın bunaltıcı tekrarı karşısında gülebilme olduğunu söyledi. Kural iz siirme ve rüya görmeyi birer sanat olarak tanım- lıyormuş; bu nedenle bunlar uygulamalı edimlermiş. Nefesin hayat veren mahiyeti, aynı zamanda kişiye temizleme kapasitesini de kazandırırmış. Özetlemeyi uygulamalı bir konu durumuna getiren de, bu kapasiteymiş.
Bir sonraki buluşmamızda Florinda, son dakika yönergeleri adını verdiği öğretilerini özetledi. Nagual Juan Matus ve savaşçı topluluğu, artık gündelik yaşamla uğraşmak zorunda kalmadığım yolunda bir ortak yargıya vardıklarına göre, bana öğretilenin iz sürme sanatı değil, rüya görme sanatıymış. Bu yargının kökten bir değişime uğradığını ve kendilerini kötü bir duruma düşürdüğünü belirtti; bana iz sürme sanatını öğretmeye vakitleri kalmamıştı. Oysa kendisinin daha sonra, hazır olduğumda görevini yerine getirmek üzere, üçüncü dikkatin dış çevresinde kalm ası gerekiyordu. Öte yandan, onlarla birlikte bu dünyadan ayrılacak olursam, bu sorumluluktan kurtulacaktı. Florinda, velinimetinin bir savaşçının en başta gelen görevleri olarak iz sürmenin üç temel tekniği üzerinde durduğunu söyledi. Bunlar, sırasıyla sandık, özetlenecek olayların listesi ve iz sürücünün nefesidir. Velinimeti, derinlikli bir özetlemenin, insan biçiminin yitirlmesi için en uygun yöntem olduğunu düşünüyormuş. Bu nedenle yaşamlarını özetledikten sonra, örneğin kişisel geçmişin silinmesi, kendi kendine verilen önemin yitirilmesi, rutin alışkanlıkların kırılması gibi edimlerden yararlanmak iz sürücüler için daha kolay olurmuş. Florinda velinimetinin, önce öncülleri anlatarak, daha sonra da savaşçıların eylemlerinin altında yatan gerekçeleri belirterek ne demek istediğini açıklamak üzere tüm çömezlerine örnekler verdiğini söyledi. Velinimeti, iz sürme sanatının bir üstadı olduğu için, Florinda’nın hastalığından ve sağaltımından bir manevra olarak yararlanmış; bu uygulama, yalnızca bir savaşçının yöntemine uyum sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda iz sürme sanatının yedi temel ilkesine de ustaca bir giriş oluşturuyormuş. Önce Florinda’yı kendi savaş alanına çekmiş, Florinda burada onun elindeymiş ve çaresizmiş; ondan gerekli olmayan şeyleri elinden çıkartmasını istemiş; ona vereceği bir kararla yaşamını belli bir amaca göre yönlendirm esini öğretmiş; nasıl gev- şeneceğini öğretmiş; kendi becerilerini yeniden düzenleme konusunda ona yardımcı olabilmek üzere ona farklı ve o güne değin deney imlememiş olduğu bir iyimserlik ve özgüven duyumu kazandırmış; ona zamanı özetlemeyi öğretmiş; ve son olarak da ona, bir iz sürücünün hiçbir zaman kendisini ön plana çıkarmadığını göstermiş.
BeğenDaha fazla ifade göster
· Yanıtla · 6 saat
Kaldır
Moonchild White Crow
Moonchild White Crow Florinda’yı özellikle bu son ilke etkilemiş. Ona göre bu ilke, son dakika yönergeleri ile bana anlatmak istediği her şeyi özetliyormuş. “Velinimetim liderdi,” dedi Florinda. “Ancak, ona baktığında hiç kimse onun bir lider olabileceğine inanamazdı. Her zaman kadın savaşçılardan birini ön plana çıkarır, bu arada kendisi, onlardan biriymiş gibi hastaların arasına karışır ya da kendisini elinde bir çalı süpürgesi, sürekli olarak yerdeki kuru yaprakları süpüren yaşlı bir bunak gibi gösterirdi.” Florinda, kişinin iz sürme sanatının yedinci ilkesini uygulayabilmesi için, diğer altı ilkeyi de uygulaması gerektiğini belirtti. Bu nedenle velinimeti her zaman, perde arkasından onları izlermiş. Bu sayede çatışmaları engel leyebiliyor ya da geçiştirebiliyormuş. Ona saldıran olmaz, tepkiler hep diğerlerine yönelirmiş. “Umarım artık ayrımına varmışındır,” diye devam etti, “ancak üstad bir iz sürücü, kontrollü çılgınlık konusunda us- talaşabilir. Kontrollü çılgınlık insanları kandırmak değildir. Velinimetimin de açıkladığı gibi kontrollü çılgınlık savaşçıların iz sürme sanatının yedi temel ilkesini, en küçük ve önemsiz eylemlerden ölüm kalım durumlarına kadar her yaptıklarına uygulamaları anlamına gelmektedir. “Bu ilkelerin uygulanışı üç sonuç ortaya çıkarır. Birincisi, iz sürücüler kendilerini hiçbir zaman ciddiye almamayı öğrenmişlerdir; kendi kendileri ile dalga geçebilirler. Kişi ancak kendisiyle dalga geçmekten çekinmiyorsa başkalarıyla da dalga geçebilir. İkincisi, iz sürücüler sonsuz bir sabıra sahip olmasını öğrenmişlerdir. Iz sürücüler asla acele etmezler; asla sinirlenmezler. Üçünciisii de, iz sürücülerin doğaçlama konusunda sonsuz bir yetenekleri bulunmaktadır.” Florinda ayağa kalktı. Her zaman olduğu gibi onun oturma odasındaydık. Yönergelerin sona erdiğini söyleyeceğini sandım. Ayrılmadan bana belirtmek istediği son bir konunun daha bulunduğunu söyledi. Beni evin içinde yer alan başka avluya götürdü. Evinin bu bölümünü daha önce hiç görmemiştim. Alçak sesle birisine seslendi ve bir odadan bir kadın çıkıp yanımıza geldi. Onu önce tanıyamadım. Kadın bana adımla seslenince, onun doña Soledad olduğunu ayrımsadım. Şaşırıcı bir biçimde değişmişti. Daha genç ve daha güçlü görünüyordu.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder