31 Mayıs 2018 Perşembe
YOKLUĞU OKUMAK.
Genelde bir kişi ayna olur varlık okunur.
Bazen kendimden tamamen koptuğum ve çok derin uyuduğum anlar olur. dünyayı tamamen terk ettiğimi bilirim. İşte o zamanda yuvaya dönüp kendi yokluğumu okurum. Yokluğu okumak için aynaya gerek yoktur diyeceğim ama üçüncü derece yoklukta varlık suretleri de var. Genelde kedim yağmura odaklanıp okurdum yokluğumu...Kedim tüm yaşamlarımda hep benimleydi ve yokluğumdu. Yokluk varlığı yanında olan ve bunu bilerek yaşayanda tek bendim şimdiye kadar.
Birinci derecede yokluk : Bedende Ağız. Ehadiyet.
İkinci derecede yokluk: Bedende dişler...Bunun anlamı tüm varlığın oluyor. Her diş bir organı temsil ediyor ve bir Bilinçtir aynı zamanda...Vahid ismi Allahın.
Üçüncü derecede Yokluk ise :iki gözümüz olan karar yani kün makamı....Tüm isimler tüm varlığımız oluyor.
15 gün yokluğun üçüncü derecesi olan gözlerdeyim.
sonra kalbe dönüp ,siyah nokta olan Agartha boyutundan dünyamı yöneteceğim.
Kralımda yanımda yine.
Kader bağlarım yok kimseyle.
Mukadderatta demiyeceğim. Aldığım her karar gerçekleşecektir.
Buraya kadar gelebilen iki kişiyiz. Agarthalı iki Rahip.
30 Mayıs 2018 Çarşamba
İSA.
Kral Ruh üflemeyi bir türlü beceremeyince onu yapmakta yine bana kaldı arkadaşlar. Kendimden kendime sordum ve kün yaptım.
Bir bilgiyi yada yaşamı almak gibi düşünün. ruh bilgi zaten. Kün yapıp başlıyorsunuz. .detayını unuttum şimdi.
Onun dışında Dulce de yaşıyan ve hiç bir şekilde yok olmayan gıri uzaylılarla uğraşıyoruz.
Amerika başa çıkamıyor bunlarla. hiç bir şekilde ölmüyorlardı. Öz varlıklarını yok ettik bedenleri ölümlü oldu. şimdi silahla ölmeleri mümkün denesinler artık.
Kral bunlarla uğraşıyor .
İsa ise dilimi anlamaya çalışıyor.
Meryem isayı Tibetli rahipten yapmış.
Meryem benmişim geçmişte.
Özde biriz dediğimde tibette karı koca hayatı yaşıyoruz diye algılayın.
Orasıda dünyada olduğuna göre çocuk yapabiliyoruz.
Ruh olması ise sadece bilgi yüksekliği.
İsa bizim çocuğumuz ve bizimle birlikte.
Yalnız bedeni önceki gibi değil yeni bir bedende.
çoğu başka birini isa zannedip takılıyor Amerikada.
Bir bilgiyi yada yaşamı almak gibi düşünün. ruh bilgi zaten. Kün yapıp başlıyorsunuz. .detayını unuttum şimdi.
Onun dışında Dulce de yaşıyan ve hiç bir şekilde yok olmayan gıri uzaylılarla uğraşıyoruz.
Amerika başa çıkamıyor bunlarla. hiç bir şekilde ölmüyorlardı. Öz varlıklarını yok ettik bedenleri ölümlü oldu. şimdi silahla ölmeleri mümkün denesinler artık.
Kral bunlarla uğraşıyor .
İsa ise dilimi anlamaya çalışıyor.
Meryem isayı Tibetli rahipten yapmış.
Meryem benmişim geçmişte.
Özde biriz dediğimde tibette karı koca hayatı yaşıyoruz diye algılayın.
Orasıda dünyada olduğuna göre çocuk yapabiliyoruz.
Ruh olması ise sadece bilgi yüksekliği.
İsa bizim çocuğumuz ve bizimle birlikte.
Yalnız bedeni önceki gibi değil yeni bir bedende.
çoğu başka birini isa zannedip takılıyor Amerikada.
29 Mayıs 2018 Salı
SARAY'I AHMER
Bu ay sizlere Ruh’tan Bahsedeceğim..Tek bir Ruh olan ve Allah diye bildiğimiz bir sistemin Ruhunu ve sistemin işleyişini anlatacağım. Bu Ruha Saray’ı Ahmer dendiğini de ilk defa Melek İsrafilden duymuştum. Çok heyecanlandım ve merakla sorular sordum..O boyutu gezip gördüm. Melek İsrafil de her soruma cevap verdi. Sonunda ise bu yazım çıktı sizler için.
Melek İsrafil bana dedi ki; üçüncü suru yaşıyorsun 18 yaşında olacaksın ,ben inanamadım. Çokta heyecanlandım.
Melek İsrafil beni 19 uncu boyuta aldı..Cennetin kapısına gelmiştik. Büyük bir demir kapıyı açtı melekler ve içeri girdik. Epeyce yürüdük sarayın kapısına geldik. Yolda nurdan ağaçlar ve değişik kuşlar vardı. Havada o boyuttaki Halime bana hoşgeldin dedi.Bende hoşbulduk dedim.
Oradaki cennette havada durabiliyor ve havadan konuşabiliyordum.
sonra saraya girdik ve melekle büyük bir masaya karşılıklı oturup sohbet ettik.
Melek anlattı bende öğrendim. Melek şöyle başladı anlatmaya.
Bu Ruhun başka isimleri de var.
Cennet’ül Ula. Cennetler cenneti..Allahın Ruhu. Ruh’ül azam. Ruh’ül kudüs isimleri ile biliriz saray’ı Ahmarı. Tek bir ruhtur ve Allaha aittir.
Nefs’ten tamamen soyunup hiç olunca, hiçliğide bırakmak gerekiyor. İşte ozaman ölmeden evvel ölmek tamamlanıyor...Üçüncü sur’u Melek israfil üflüyor ve yenilenme başlıyor.
Buraya kadar gelen kişi tüm varlığını tanımış ve bilmiştir..Hu bilinci oluşmuş, Bu isme varmış ve ismi kullanıma açmıştır. Zatına varan kişi zatında HU ismini bulmuş, onu tanımış ve bilmiştir..En zoruda zata varmadan önce koruma kalkanlarına uzun yıllar dayanmış ve bu ismin celalinden cemaline geçmeyi başarabilmiştir..
Hu ismi kalkanları çok zor ve neredeyse geçilmesi imkansızdır. Celalinde 15 yıl kalıp negatif varlıklarla savaşmıştım. Tam umudumu yitirdiğimde ise Hu bana elini uzattı ve yanına aldı.
Hu bir Ruhtu .Eril taraftı. Saray’ı Ahmer’di.
Allah ismi de bir Ruhtu Dişil taraftı. Saray’I Ahmerdi.
Allah ismi yaratımda görevli idi. HU ise yönetimden sorumlu idi..Alem’i Lahutta ikisi görevde olup birisi kral diğeri kraliçeydi.
Allahın ve Hu nun sırları o kadar derin ki yaşamadan bilmek imkansız..her ikisi de yeni dönemlerde aktifleşiyor ve yaşamda yerlerini alıyorlardı.
Yeni yaşam için yeni yasaları beraber belirleyip hayatı başlatıyorlardı. Ama öncelikle önceki hayatın bitmesi gerekiyor ki yeni yaşam başlayabilsin.
Bunun içinde eskiye ait ne varsa bırakılıyor ve ölmeden evvel ölünüyor. sırat ,kıyamet ,mahşer yaşanıp İlahi iradeye hesap veriliyor.Hepsi bitince yeni kaderin belirlenip eline defterin veriliyor.
Artık yeni hayatına kavuştun ve kaderini de biliyorsun.
Bir saray’ı Ahmersin. Tek bir ruhsun. Cehennemler bitti sadece Cennetleri yaşayacaksın. Yine sonsuz ve ölümsüz bir hayatın sahibisin.
Bir ışığı Ahmer,ışıktan bir ruhsun.
Alem’i Lahutta yaşayansın.
Okyanusta damlasın.
Onunla yaşayansın.
Allahta ki ruhtasın.
Bu Hu Ruhuda olabiliyor Eril olanlar için.
İşte Saray’ı Ahmer ‘deki ruh.
Kişi özgür iradeye sahip ve kendi seçimlerini yaşıyor.
Allah’a hizmet ediyor.
Allah ile Saray’ı Ahmerde ki Ruhta yaşıyor.
Artık bir Gavsül ekber.
Allahın İradesi olup, Hu’ nun Yönetimindesin.
Kendini bıraktın, Allah ile dirildin. Yenilendin.
Dünyaya geliş amacımız Allahı bilmek içindi . Dünyaya geldik bize ait bedeni ve Ruhu doğru kullanmayı öğrendik mi ,yol tamamlanıyor. Kendini bilince Allahı da bilmiş oluyorsun.
Daha yola başlar iken ben yenice dervişliğe başlamıştım ,ama tasavvuf dilini de anlamıyordum. Bozyaka hastanesinde çalışırken doktor bir arkadaşım dedi ki; Halime manada öğrendiğin her bilgiyi sor, bedenimde nerede deyip anlamaya çalış dedi..Bu bana güzel geldi ve her vardığın boyutu sordum. sistemi sordum ve hemşire olduğum için anlamak kolaylaştı. Böylece günlük yaşama indi bilgiler ve nasıl uygulayacağımı da öğrendim.Özellikle dört büyük meleğin bizdeki görevlerini anlayınca,İrademi ,Aklımı ,Zekamı nasıl kullanacağımı çok iyi anladım ve kullandım..Konuyu çok uzatmak istemiyorum,bilgi çok yazmakla bitmez.Bu ayki yazımı burada bitiriyorum.
23 Mayıs 2018 Çarşamba
BABİL KULESİ.
9 dk. ·
KOZMİK BABİL KULESİ!
Kaynaklara göre Altı de dünyayı yaratan Tanrı, yedinci gün (cumartesi) dinlenir. Sekizinci gün Levh-i mahfuzu (Kaf dağı), bir başka deyişle Ruhlar âlemini yaratır. Sonra da Evrenin yaratılış ilmini (matematik) gerçekleştirecek olan Güneş ve Ayı çağırır; Her ikisi de gelir, böylece din, mitoloji efsane destan vs. anlatılan yaratılış başlar. (“41/Fussilet-11: Sonra, duman halinde bulunan göğe yöneldi, ona ve yeryüzüne: 'İsteyerek veya istemeyerek buyruğuma gelin' dedi. İkisi de: 'İsteyerek geldik' dediler.) / Diyanet Vakfi.” Artık yaratıcı Güneş ve Ay’dır, bu nedenden dolayı: 41/Fussilet-37’de, “Gece, gündüz, güneş ve ay Allah'ın varlığının delillerindendir. Güneşe ve aya secde etmeyin.” der.
Kaynaklara göre Altı de dünyayı yaratan Tanrı, yedinci gün (cumartesi) dinlenir. Sekizinci gün Levh-i mahfuzu (Kaf dağı), bir başka deyişle Ruhlar âlemini yaratır. Sonra da Evrenin yaratılış ilmini (matematik) gerçekleştirecek olan Güneş ve Ayı çağırır; Her ikisi de gelir, böylece din, mitoloji efsane destan vs. anlatılan yaratılış başlar. (“41/Fussilet-11: Sonra, duman halinde bulunan göğe yöneldi, ona ve yeryüzüne: 'İsteyerek veya istemeyerek buyruğuma gelin' dedi. İkisi de: 'İsteyerek geldik' dediler.) / Diyanet Vakfi.” Artık yaratıcı Güneş ve Ay’dır, bu nedenden dolayı: 41/Fussilet-37’de, “Gece, gündüz, güneş ve ay Allah'ın varlığının delillerindendir. Güneşe ve aya secde etmeyin.” der.
Bu
yüzden, Levh-i mahfuzda yaratılmış olan tüm geometrik şekillerin (Keops
piramidi – Babil kulesi dahil), babaları Güneş, Anaları Ay, Doğum
Yerleri Levh-i mahfuz, İkamet adresleri Ahaz’ın güneş saatidir (Zümrüt
Tabletin bulunduğu yer).
Ahaz’ın güneş saatinde ışınların oluşturduğu geometrik şekiller doğaya iki boyutlu olarak ve kozmik olarak kaydedilmesi ile Keops piramidi oluşur. Piramidin Kare olan Tabanının çevre ölçüsü, dairenin çevre ölçüsü ile aynı olduğundan; bu durum, “Başlangıçta Yer ve Gök birleşikti” (yapışıktı) olarak aktarılır. (21/ENBİYÂ-30: “O Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler, görmüyorlar mı ki göklerin ve yerin başlangıçta bir bütün olduğunu, sonradan onları bizim ayırdığımızı; yaşayan her şeyi su sayesinde canlı kıldığımızı? Hâlâ inanmayacaklar mı?).”
Bu durumu düzeltmek için Yer ile Gök’ün birbirlerinden ayrılması gerekiyordu. Tanrı, Ahaz’ın güneş saatinde gölgeyi on derece geri alarak Yer ile Gökü birbirlerinden ayırır ve bunun bir tanrı alameti olduğunu bildirir. (Kitabı Mukaddes/Hızkiya).
Tanrının gölgeyi on derece geri almasıyla dokuzluk sistem ile yeni oluşan onluk sisteme birleştirilmiş: Böylece Kare olan yer ile, daire olan gök, birbirinden ayrılmış olur. Sonra da gölgenin on derece geri alınması sırasında yapılan işlemleri zamanı geldiğinde insanların anlayabilmesi için Aşil paradoksunu üstü örtülü olarak kurguladılar.
Yer ile gök’ün (daire ile kare), ayrılmasından sonra Yaratmış oldukları geometrik şekilleri Babil kulesini kurarak test edip ölçtüler ve sayıların rasyonel sayılara dönüştüğü görülünce matematik ilmini (Tanrının ve Dünya Kralı Thothma’nın Felsefe Kitabı)adı altında dünyaya dağıttılar.
İ. Haluk Çağın.
Ahaz’ın güneş saatinde ışınların oluşturduğu geometrik şekiller doğaya iki boyutlu olarak ve kozmik olarak kaydedilmesi ile Keops piramidi oluşur. Piramidin Kare olan Tabanının çevre ölçüsü, dairenin çevre ölçüsü ile aynı olduğundan; bu durum, “Başlangıçta Yer ve Gök birleşikti” (yapışıktı) olarak aktarılır. (21/ENBİYÂ-30: “O Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler, görmüyorlar mı ki göklerin ve yerin başlangıçta bir bütün olduğunu, sonradan onları bizim ayırdığımızı; yaşayan her şeyi su sayesinde canlı kıldığımızı? Hâlâ inanmayacaklar mı?).”
Bu durumu düzeltmek için Yer ile Gök’ün birbirlerinden ayrılması gerekiyordu. Tanrı, Ahaz’ın güneş saatinde gölgeyi on derece geri alarak Yer ile Gökü birbirlerinden ayırır ve bunun bir tanrı alameti olduğunu bildirir. (Kitabı Mukaddes/Hızkiya).
Tanrının gölgeyi on derece geri almasıyla dokuzluk sistem ile yeni oluşan onluk sisteme birleştirilmiş: Böylece Kare olan yer ile, daire olan gök, birbirinden ayrılmış olur. Sonra da gölgenin on derece geri alınması sırasında yapılan işlemleri zamanı geldiğinde insanların anlayabilmesi için Aşil paradoksunu üstü örtülü olarak kurguladılar.
Yer ile gök’ün (daire ile kare), ayrılmasından sonra Yaratmış oldukları geometrik şekilleri Babil kulesini kurarak test edip ölçtüler ve sayıların rasyonel sayılara dönüştüğü görülünce matematik ilmini (Tanrının ve Dünya Kralı Thothma’nın Felsefe Kitabı)adı altında dünyaya dağıttılar.
İ. Haluk Çağın.
20 Mayıs 2018 Pazar
SARAY.
Sarayda
bir simülasyon yaşamı. orada ben bir kelebeğim. yeni bir gözle yeni bir
görüş verilmişti tacımla. Her şeyin aslı bu .atomsal yaşamlar. kelebek
bir uzay aracına dönüşebiliyor ve evrende dolaşabiliyor. özgürlük bu.
ama yine saraya döneceğiz,orası bizim evimiz. bu konuda çok ilginç
bilgiler gelecek gibi görünüyor.
İki el tacımı giydirdi ve kararlarını kendin alabilirsin dendi. Sonrası sadece atomsal yaşamı görmeye başladım. Allahın sistemindekiler kertenkeleydi. bende kelebektim.
İki el tacımı giydirdi ve kararlarını kendin alabilirsin dendi. Sonrası sadece atomsal yaşamı görmeye başladım. Allahın sistemindekiler kertenkeleydi. bende kelebektim.
17 Mayıs 2018 Perşembe
AGARTHA BOYUTU.
Kişinin tüm sonsuz hayatlarını kapsıyor ve dünyada yaşanıyor.
dünya bunu deneyimlemiş ve başarılı olamamış. Yokluğa geçmek gerekiyor ve kendi atomunda yada noktanda yaşamak rahat.
anlayıncaya kadar zorlanacaksınız ama sırları çözünce kendi hayatına yön verebileceksiniz..Mutluluğun anahtarı bu işte. Dün bir telefon konuşması bile güzelliğimi bozmaya yetti arkadaşlar.siz devamlı dünya hayatı yaşıyorsunuz ve negatif enerjiniz hiç bitmiyor.
Farkında olunca hemen gönderiyorsun olmayınca ise o hayatı yaşıyorsun. insanlarla bağlantı halinde olmak çok tehlikeli bu aralar. mesafe diyorum.
14 Mayıs 2018 Pazartesi
VUSLAT'I ANNA.
En güzel baharı yaşıyorum içimde.
Derin bir huzurla tüm varlığımda.
Zaman mekan uçmuş,varlığın aslı içimde.
Hava konuşuyor sanki varlığıma hayat verirken.
Bu huzuru amma diyor, sende ANNA.
AN ..kral NA sensin Havada.
Rüzgar hafif esiyor teni okşarcasına
Rüzgarın dokunuşu var varlığımda.
Aşk bendim..yaşayanda ben.
Kral bendim kraliçe de ben.
Saftı aşk çıkarsız ve hesapsız.
Gönlümdeki zenginlikti, yaşanan varlık.
Öyle sohbete dalmışım ki kral'la
Bir Mest'ü mevla olmuşum.
Kral mutlu ..ben mutlu.
Mutluluğa ram olmuşum.
Huzuru amma; daimi huzur.
Ram olmak;devamlı mutluluk.
Ram olmak;devamlı mutluluk.
11 Mayıs 2018 Cuma
EHADİYET OYUNLARI.
Hiçlikteki başlayan hayatın adıdır. HU bir senaryo yazar ve hayat başlar. İçinde birtek asıl varlık vardır.diğerleri figurandır. o figuranlardan biri gelir sana bir tekme atar. sen bu durumda düşüneceksin bu tekme neden geldi diye.
Canın yanacak ve kızacaksın bu yanlış olur.
Bundan sonra hangi güzellik gelecek diye bekle. oda kısa bir süre sonra gelecek ve senaryo dengeye oturacaktır.
Tekmeyi atan şeytaniyete aittir.negatif güçtür. sonrası sana elinde hediye ile gelen ve geçmiş olsun komşu diyende Gerçek varlık rolünü oynayandır.
Hayat hep böyle olaylarla doludur. siz şeytanlık yapanla samimi olursanız hüsrana uğrarsınız.
Asıl varlıkla samimi olun ve konuşun derim.
Olaylarda hep asıl varlığı bulmaya çalışın.şeytanınızla ruhunuzu oynayanları ayırın ve ona göre davranın.
Benim sık sık gönderdiklerime gelince şeytanlık yapanlardır.
içlerinde bayanda var...Erkekte.
istek gönderen bir erkeği kabul ettiniz. ben paylaşımları okur belki diye kabul ederim.
Gelen kişi önce fotoğrafına bakıp beğendi. sonra mesaj yazıp gül gönderdi ve arkadaş olalım dedi.Niyeti ortaya çıktı. siz bunu tutarsanız sayfanızda tekrar tekrar rahatsız edecektir.
O erkek zavallıdır. . cinsellik dürtülerini dengeleyemeyen bir zavallı.
saldıracak yer arıyordur ve saldırır.
Böyle bayanlarda vardır. evli ama arayış içinde olan.Hiç düşünmeden günah işleyen.
Ben bunları yakınıma sokmam bazen nasihat ederim.onlar dinlemez.
Genelde uzaklaştırırım.
Şunu anlayın şeytanlık yapan kişi insan olmaz.onun rolü hep şeytanlık yapmaktır.
İnsan olarakta yaratılan şeytan olmaz.olamaz..ilahi kaderde belirlenen dünyada değişmez arkadaşlar.
benim yaptıklarım dine uygundur.aksini düşünmeyin.
Fotoğraflarımı kendim için paylaşırım. Kimse için niyetimi bozmam.Zaten doğuştan nefs yoktur bende .Ruh doğdum dünyaya.
Benim fotoğrafıma bakıp niyetini bozan günaha girer .bende hiç böyle bir niyet olmaz..Yaşamadığım bir yaşamdır dünyada.
içlerinde bayanda var...Erkekte.
istek gönderen bir erkeği kabul ettiniz. ben paylaşımları okur belki diye kabul ederim.
Gelen kişi önce fotoğrafına bakıp beğendi. sonra mesaj yazıp gül gönderdi ve arkadaş olalım dedi.Niyeti ortaya çıktı. siz bunu tutarsanız sayfanızda tekrar tekrar rahatsız edecektir.
O erkek zavallıdır. . cinsellik dürtülerini dengeleyemeyen bir zavallı.
saldıracak yer arıyordur ve saldırır.
Böyle bayanlarda vardır. evli ama arayış içinde olan.Hiç düşünmeden günah işleyen.
Ben bunları yakınıma sokmam bazen nasihat ederim.onlar dinlemez.
Genelde uzaklaştırırım.
Şunu anlayın şeytanlık yapan kişi insan olmaz.onun rolü hep şeytanlık yapmaktır.
İnsan olarakta yaratılan şeytan olmaz.olamaz..ilahi kaderde belirlenen dünyada değişmez arkadaşlar.
benim yaptıklarım dine uygundur.aksini düşünmeyin.
Fotoğraflarımı kendim için paylaşırım. Kimse için niyetimi bozmam.Zaten doğuştan nefs yoktur bende .Ruh doğdum dünyaya.
Benim fotoğrafıma bakıp niyetini bozan günaha girer .bende hiç böyle bir niyet olmaz..Yaşamadığım bir yaşamdır dünyada.
AŞKLA ARINMAK.
Agatrha boyutuna kadar inip arınmaya geçmek çok yorucu. siccinin en dibi burası. ama bir kapıylada sonsuzluğa ulaşıyorsun. zaten geçmiş sonsuzluk yaşamı bu cehennemler. bir başka deyişle sonsuzluğun cehennemi. Sonsuzluğa geçmek için bu cehennemde kalıp arınmayı yapmalısın.bu arınma ise geçmişinle yüzleşme oluyor.
Hatırlanmayacak kadar kötü geçmişim nihayet sonlandı ve kötüler cezasını çekti.Onlar çekerken banada sıkıntıları yansıdı gece boyunca. HU ie olmak beni oldukça sıktı ve onu terkediyorum.
Andromedalı Reptilyanlar..çok güçlü enerjileri var ,harca harca bitmiyor. ürkütücü görünümdeler.
Geçelim elmas enerjisine.
Eril tarafın elmas enerjisi negatif oluyor.hiç hoş değil.
siriusa geldim dişil tarafın elmas enerjisiyle doldum çok rahatladım.
siriusta bir arınma odam vardı ve tüm eril enerjiyi boşalttı üzerimden.
Geçmişin tüm sıkıntıları şimdilik bitti. dinlenmeye ihtiyacım var ve dinleneceğim.
SARAY'I AHMER.
Bu ay sizlere Ruh’tan Bahsedeceğim..Tek bir Ruh olan ve Allah diye
bildiğimiz bir sistemin Ruhunu ve sistemin işleyişini anlatacağım. Bu
Ruha Saray’ı Ahmer dendiğini de ilk
defa Melek İsrafilden duymuştum. Çok heyecanlandım ve merakla sorular
sordum..O boyutu gezip gördüm. Melek İsrafil de her soruma cevap verdi.
Sonunda ise bu yazım çıktı sizler için.
Melek İsrafil bana dedi ki; üçüncü suru yaşıyorsun 18 yaşında olacaksın ,ben inanamadım. Çokta heyecanlandım.
Melek İsrafil beni 19 uncu boyuta aldı..Cennetin kapısına gelmiştik. Büyük bir demir kapıyı açtı melekler ve içeri girdik. Epeyce yürüdük sarayın kapısına geldik. Yolda nurdan ağaçlar ve değişik kuşlar vardı. Havada o boyuttaki Halime bana hoşgeldin dedi.Bende hoşbulduk dedim.
Oradaki cennette havada durabiliyor ve havadan konuşabiliyordum.
sonra saraya girdik ve melekle büyük bir masaya karşılıklı oturup sohbet ettik.
Melek anlattı bende öğrendim. Melek şöyle başladı anlatmaya.
Bu Ruhun başka isimleri de var.
Melek İsrafil bana dedi ki; üçüncü suru yaşıyorsun 18 yaşında olacaksın ,ben inanamadım. Çokta heyecanlandım.
Melek İsrafil beni 19 uncu boyuta aldı..Cennetin kapısına gelmiştik. Büyük bir demir kapıyı açtı melekler ve içeri girdik. Epeyce yürüdük sarayın kapısına geldik. Yolda nurdan ağaçlar ve değişik kuşlar vardı. Havada o boyuttaki Halime bana hoşgeldin dedi.Bende hoşbulduk dedim.
Oradaki cennette havada durabiliyor ve havadan konuşabiliyordum.
sonra saraya girdik ve melekle büyük bir masaya karşılıklı oturup sohbet ettik.
Melek anlattı bende öğrendim. Melek şöyle başladı anlatmaya.
Bu Ruhun başka isimleri de var.
Cennet’ül Ula. Cennetler cenneti..Allahın Ruhu. Ruh’ül azam. Ruh’ül
kudüs isimleri ile biliriz saray’ı Ahmarı. Tek bir ruhtur ve Allaha
aittir.
Nefs’ten tamamen soyunup hiç olunca, hiçliğide bırakmak gerekiyor. İşte ozaman ölmeden evvel ölmek tamamlanıyor...Üçüncü sur’u Melek israfil üflüyor ve yenilenme başlıyor.
Buraya kadar gelen kişi tüm varlığını tanımış ve bilmiştir..Hu bilinci oluşmuş, Bu isme varmış ve ismi kullanıma açmıştır. Zatına varan kişi zatında HU ismini bulmuş, onu tanımış ve bilmiştir..En zoruda zata varmadan önce koruma kalkanlarına uzun yıllar dayanmış ve bu ismin celalinden cemaline geçmeyi başarabilmiştir..
Hu ismi kalkanları çok zor ve neredeyse geçilmesi imkansızdır. Celalinde 15 yıl kalıp negatif varlıklarla savaşmıştım. Tam umudumu yitirdiğimde ise Hu bana elini uzattı ve yanına aldı.
Hu bir Ruhtu .Eril taraftı. Saray’ı Ahmer’di.
Allah ismi de bir Ruhtu Dişil taraftı. Saray’I Ahmerdi.
Allah ismi yaratımda görevli idi. HU ise yönetimden sorumlu idi..Alem’i Lahutta ikisi görevde olup birisi kral diğeri kraliçeydi.
Allahın ve Hu nun sırları o kadar derin ki yaşamadan bilmek imkansız..her ikisi de yeni dönemlerde aktifleşiyor ve yaşamda yerlerini alıyorlardı.
Yeni yaşam için yeni yasaları beraber belirleyip hayatı başlatıyorlardı. Ama öncelikle önceki hayatın bitmesi gerekiyor ki yeni yaşam başlayabilsin.
Bunun içinde eskiye ait ne varsa bırakılıyor ve ölmeden evvel ölünüyor. sırat ,kıyamet ,mahşer yaşanıp İlahi iradeye hesap veriliyor.Hepsi bitince yeni kaderin belirlenip eline defterin veriliyor.
Artık yeni hayatına kavuştun ve kaderini de biliyorsun.
Bir saray’ı Ahmersin. Tek bir ruhsun. Cehennemler bitti sadece Cennetleri yaşayacaksın. Yine sonsuz ve ölümsüz bir hayatın sahibisin.
Bir ışığı Ahmer,ışıktan bir ruhsun.
Alem’i Lahutta yaşayansın.
Okyanusta damlasın.
Onunla yaşayansın.
Allahta ki ruhtasın.
Bu Hu Ruhuda olabiliyor Eril olanlar için.
İşte Saray’ı Ahmer ‘deki ruh.
Kişi özgür iradeye sahip ve kendi seçimlerini yaşıyor.
Allah’a hizmet ediyor.
Allah ile Saray’ı Ahmerde ki Ruhta yaşıyor.
Artık bir Gavsül ekber.
Allahın İradesi olup, Hu’ nun Yönetimindesin.
Kendini bıraktın, Allah ile dirildin. Yenilendin.
Dünyaya geliş amacımız Allahı bilmek içindi . Dünyaya geldik bize ait bedeni ve Ruhu doğru kullanmayı öğrendik mi ,yol tamamlanıyor. Kendini bilince Allahı da bilmiş oluyorsun.
Daha yola başlar iken ben yenice dervişliğe başlamıştım ,ama tasavvuf dilini de anlamıyordum. Bozyaka hastanesinde çalışırken doktor bir arkadaşım dedi ki; Halime manada öğrendiğin her bilgiyi sor, bedenimde nerede deyip anlamaya çalış dedi..Bu bana güzel geldi ve her vardığın boyutu sordum. sistemi sordum ve hemşire olduğum için anlamak kolaylaştı. Böylece günlük yaşama indi bilgiler ve nasıl uygulayacağımı da öğrendim.Özellikle dört büyük meleğin bizdeki görevlerini anlayınca,İrademi ,Aklımı ,Zekamı nasıl kullanacağımı çok iyi anladım ve kullandım..Konuyu çok uzatmak istemiyorum,bilgi çok yazmakla bitmez.Bu ayki yazımı burada bitiriyorum.
Nefs’ten tamamen soyunup hiç olunca, hiçliğide bırakmak gerekiyor. İşte ozaman ölmeden evvel ölmek tamamlanıyor...Üçüncü sur’u Melek israfil üflüyor ve yenilenme başlıyor.
Buraya kadar gelen kişi tüm varlığını tanımış ve bilmiştir..Hu bilinci oluşmuş, Bu isme varmış ve ismi kullanıma açmıştır. Zatına varan kişi zatında HU ismini bulmuş, onu tanımış ve bilmiştir..En zoruda zata varmadan önce koruma kalkanlarına uzun yıllar dayanmış ve bu ismin celalinden cemaline geçmeyi başarabilmiştir..
Hu ismi kalkanları çok zor ve neredeyse geçilmesi imkansızdır. Celalinde 15 yıl kalıp negatif varlıklarla savaşmıştım. Tam umudumu yitirdiğimde ise Hu bana elini uzattı ve yanına aldı.
Hu bir Ruhtu .Eril taraftı. Saray’ı Ahmer’di.
Allah ismi de bir Ruhtu Dişil taraftı. Saray’I Ahmerdi.
Allah ismi yaratımda görevli idi. HU ise yönetimden sorumlu idi..Alem’i Lahutta ikisi görevde olup birisi kral diğeri kraliçeydi.
Allahın ve Hu nun sırları o kadar derin ki yaşamadan bilmek imkansız..her ikisi de yeni dönemlerde aktifleşiyor ve yaşamda yerlerini alıyorlardı.
Yeni yaşam için yeni yasaları beraber belirleyip hayatı başlatıyorlardı. Ama öncelikle önceki hayatın bitmesi gerekiyor ki yeni yaşam başlayabilsin.
Bunun içinde eskiye ait ne varsa bırakılıyor ve ölmeden evvel ölünüyor. sırat ,kıyamet ,mahşer yaşanıp İlahi iradeye hesap veriliyor.Hepsi bitince yeni kaderin belirlenip eline defterin veriliyor.
Artık yeni hayatına kavuştun ve kaderini de biliyorsun.
Bir saray’ı Ahmersin. Tek bir ruhsun. Cehennemler bitti sadece Cennetleri yaşayacaksın. Yine sonsuz ve ölümsüz bir hayatın sahibisin.
Bir ışığı Ahmer,ışıktan bir ruhsun.
Alem’i Lahutta yaşayansın.
Okyanusta damlasın.
Onunla yaşayansın.
Allahta ki ruhtasın.
Bu Hu Ruhuda olabiliyor Eril olanlar için.
İşte Saray’ı Ahmer ‘deki ruh.
Kişi özgür iradeye sahip ve kendi seçimlerini yaşıyor.
Allah’a hizmet ediyor.
Allah ile Saray’ı Ahmerde ki Ruhta yaşıyor.
Artık bir Gavsül ekber.
Allahın İradesi olup, Hu’ nun Yönetimindesin.
Kendini bıraktın, Allah ile dirildin. Yenilendin.
Dünyaya geliş amacımız Allahı bilmek içindi . Dünyaya geldik bize ait bedeni ve Ruhu doğru kullanmayı öğrendik mi ,yol tamamlanıyor. Kendini bilince Allahı da bilmiş oluyorsun.
Daha yola başlar iken ben yenice dervişliğe başlamıştım ,ama tasavvuf dilini de anlamıyordum. Bozyaka hastanesinde çalışırken doktor bir arkadaşım dedi ki; Halime manada öğrendiğin her bilgiyi sor, bedenimde nerede deyip anlamaya çalış dedi..Bu bana güzel geldi ve her vardığın boyutu sordum. sistemi sordum ve hemşire olduğum için anlamak kolaylaştı. Böylece günlük yaşama indi bilgiler ve nasıl uygulayacağımı da öğrendim.Özellikle dört büyük meleğin bizdeki görevlerini anlayınca,İrademi ,Aklımı ,Zekamı nasıl kullanacağımı çok iyi anladım ve kullandım..Konuyu çok uzatmak istemiyorum,bilgi çok yazmakla bitmez.Bu ayki yazımı burada bitiriyorum.
9 Mayıs 2018 Çarşamba
ATOMLAR
Bozulmuş iyonik atomlardan sonra yeni atomlar tecelli ediyor benden.
Bu yeni atomlar bir anda sağlıklı yapıyor beni ve yenileniyorum. sabaha kadar anlatıldı rüyamda ama henüz kavrayamadım...Cevher varlıktan bir krallayım .bende cevher varlığım ve her ortama yeni atomlar bırakıyorum...dünya yenileniyor böylece.
Dün bir anda dolaşımım sonuna kadar bozuldu. dolaşım yetmezliği var bende...Öyle çaresizdimki....devinim gerçekleşti sırrımda ve herşey normale döndü.
O zaman sordum neler oluyor dedim krala ve çıkan enerji noktacıklarını sordum. kralda. onlar bir tür atomlar dedi.
öyle yorgunum ki, zorla yazdım yoldan yeni geldim.
ÖLMEDEN EVVEL ÖLMEK
En son ölümsüz olduğumuzu bedenin ölmeyeceğini kabul etmiştim....sonra
halime olarak var olmadığıma inanmam söylendi inandım...ve kendimin bir
nur olarak aktığıma inanmam söylendi
inandım...böylece ruh ve bedenden kurtuldum... bütünde varlıktım yada
vardım sadece ve ben bütündüm...İşte bundan ötesi asil
boyut...Varlığından tamamen soyunmak böyle ...ohhh çok
rahatladım...ölmeden teslim ettim herşeyi..
HU BİLİNCİ..
Dünyada HU ete kemiğe bürünmüş olarak geldi demiştim.bir haftadır onu
öğrendim ve bizim KA ruhumuz oldugunu öğrendim. HU nedir öğrendim ve
yoluma devam ediyorum. HU ve diğer
isimleri bırakıyorum. Mutlaka yepyeni bir bilinç gelecektir. sadece bir
parçama tutunup zavallılığı yaşamak istemiyorum. sadece kendim kalmak
istiyorum.sadece kendim olmak istiyorum. ve yeni bir bilince geçiyorum.
Beni alkışlarla karşılıyorlar ve işte yeni hayat beni bekliyor. YOKLUK
BİLİNCİ. yenii bilincim oluyor. HU bilinci beni perişan etti hep orada
olanlara Allah yardım etsin
Yaşanan herşey bir manadır. HU dan çıkan manalar. şekle bürünür ve gelir seni bulur.sende yaşadığını zannedersin ve biter.Bazılarınız bunlara takılır kalır ve mutsuz olur. Zaman zaman bende takılıyorum.Şimdi yine takıldığımı farkettim ve sadece kendi özüme döndim. Yarattiğim manalara takılmayı bıraktım. İşte güç budur.
Diğer ucu ise birine bağlanarak yaşanan zavalli hayatlardır.
Birilerinden yani kendi figuranlarından beklenen sahte ilgi ve sevgilerdir.
Olmayan bir hayattan ,yine olmayan bir bedenden ve varlıktan beklenen zavallılıklardır.
Ben Halime Lafçıoğlu tüm varlığı yeniden bırakıyorum kün feyekun.
sonsuzluk boyutunda yeniden varlık başlatmışım.bu yanlış olmuş farkettim.
Yaşanan herşey bir manadır. HU dan çıkan manalar. şekle bürünür ve gelir seni bulur.sende yaşadığını zannedersin ve biter.Bazılarınız bunlara takılır kalır ve mutsuz olur. Zaman zaman bende takılıyorum.Şimdi yine takıldığımı farkettim ve sadece kendi özüme döndim. Yarattiğim manalara takılmayı bıraktım. İşte güç budur.
Diğer ucu ise birine bağlanarak yaşanan zavalli hayatlardır.
Birilerinden yani kendi figuranlarından beklenen sahte ilgi ve sevgilerdir.
Olmayan bir hayattan ,yine olmayan bir bedenden ve varlıktan beklenen zavallılıklardır.
Ben Halime Lafçıoğlu tüm varlığı yeniden bırakıyorum kün feyekun.
sonsuzluk boyutunda yeniden varlık başlatmışım.bu yanlış olmuş farkettim.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)